Bugün 'Cehennem' adı verilen bir pistte kaydık. Fevkalade dik bir pistti. Ben pistin en tepesinde bir süre durakladıktan sonra yavaşça aşağıya doğru inmeye çalıştım, Çilek uçup gitmişti fakat Elma babasıyla birlikte ancak ağlaya sızlaya kaymasını tamamladı. Sonunda soluğu cafe'de aldık ve sıcak mis kokulu tarçınlı sahleplerden sonra ancak kendimize gelebildik ve otelimizin yolunu tuttuk. Odamızın manzarası harika. Hava ıyıce karardı ve doğa yavaş yavaş kendi başına kalmaya başladı, az önce yerdeki karın ışıktan aldığı etkiyle pırıl pırıl parlamasına şahit oldum. Her şey çok yolunda. Umarım keyifli bir tatil bizleri bekliyordur....
Belgium, Antwerpen
Zaman bir tik bir tak. Ben ve Sigoş Avrupa'nın en büyük liman şehirlerinden birisi olan Anvers'deyiz. Carlton Oteli'nin birinci katında, güzel bir köşe odada kalıyoruz.. Pencereden bakınca karşımızda yemyeşil bir park. Doğrusu mutluluğun zirvesindeyiz.. Sigoş'cuğum! Sen hayatında ilk defa Gökkuşağı gördün v e çok heyecanlandın. Benim Istanbul'da oldukça sık gördüğüm Gökkuşağı şimdilerde nedense görünmez oldu. Belki de nedeni; Istanbul'un havası, suyu, taşı, toprağı bir zamanlar altındı şimdilerde ise sadece beton oldu....
Dün, Brüksel havaalanında bizi, Ticaret Lisesi'nden arkadaşım Neşe karşıladı. Istanbul'un o karışık halinden sonra güzel ve sakin bir otoban'da yolculuk etmek ikimize de iyi gelmişti.