Bugün yine Pazartesi oldu ve ben yine ikinizi okul için uğurladım. Evimizdeki sabahın gürültülü hali sona ermişti. kendimi kalemim ve defteriin yanında buldum. Sessizliğin rengi ve dinginliği her zanamki gibi beni yazmaya itti. Tabii ki sizin minik ve güzel sesleriniz benim için kimi zaman gürültüye dönüşse de çoğu zaman bana müzik notaları kadar mutluluk veriyorlar. Sizleri çok seviyorum. Bir an düsündüm de içinizdeki 'yaşamla uyum içinde olma arzusu' gerçekten çok fazla. Her ne olursa olsun; fakirlik, zenginlik,oyuncaklar, para, zorluk, güzellik, yalnızlık....sizlerin hayatın tüm nesneleri ve durmları karşısında duruşunuz hep aynı olacaktır, buna bütün yüreğimle inanıyorum.
Canım kızlarım! Günler ayları, aylar yılları kovalıyor ve bu durum milyonlarca yıldır böyle devam ediyor. Zamanın muhteşem gücü karşısında hepimiz hayranlıkla ona katılıp evrendeki yolculuklarımıza devam ediyoruz, ve işte yeni bir yıl daha adım adım yaklaşıyor. Boylarınız biraz daha uzun, kilolarınız biraz daha fazla, yeni hissedişler ve yeni beliren düşünceler. Çileğim ergenlik dönemine çoktan admını atmış durumda, onun için özenle hazırladığım şık 'hijyenik bağ' paketini birlikte açarak bu konuda ona güzel bir destek verdiğime inanıyorum. Sevgili böceklerim! Çocukluğumda yaşamış olduum denklemlerin tamm tersini kuruyorum sizde.
Yılbaşı gününe sadece bir kaç gün var. Aslında ben her Aralık ayının ilk haftası dediniz mi yataımın altındaki dolapta muhafaza ettiğim çam ağacımızı çıkartmıştım ve hep birlite çoktan süslemiştik!